|
FotoÄraf YarıÅmaları - FotopyaMag
Ä°nsanların fikir ve yaklaÅım tarzlarını, çektikleri fotoÄrafları üzerinden, birbirlerine kolayca ulaÅtırabilmelerine imkan veren,
yeni nesil bir fotoÄraf paylaÅım sitesi. ÃeÅitli deÄerlendirmelerde kendinizi sınayabilir, baÅarılı bulunan fotoÄraf veya manipule resimleri ödüllü fotoÄraf yarıÅması ile onurlandırabilirsiniz.
Fotografyarismalari.info ~
Site Info
Whois
Trace Route
RBL Check
Similar Sites:
fotografyarismasi.info
|
|
Stratejik Pazarlama - Anasayfa
Joomla - dinamik portal motoru ve içerik yönetim sistemi, NNT Teknoloji, bor araÅtırmalarıyla dünyanın ilgi odaÄı haline geldi. Alüminyumu çelikten 8 kat güçlü hale getiren Åirkete NASA`ya baÄlı Åirketlerden ortaklık teklifi gelmeye baÅladı.
19 yıl önce Rusya`da dört profesörle birlikte yola çıkan NNT Nanoteknoloji Åirketi, bor ile ilgili yaptıÄı çalıÅmalar sonunda bulduÄu yeni madde ile ABD`nin uzay kurumu NASA`nın baÄlı Åirketlerinden ortaklık teklifleri aldı. Bor madenini yüksek basınç altında tepkimeye sokarak yeni bir madde bulduklarını söyleyen NNT Ä°cra Kurulu BaÅkanı Cafer Akın, Bor Power ürününün otomobillerde kullanıldıÄını ve araçlardaki sürtünmeyi azaltarak azyakıt tasarufu saÄladıklarını söyledi.
23 PROJE SIRADA BEKLÄ°YOR
BOR madeninden elde edilen MCDP ismini verdikleri ürünün alüminyumu çelikten 8 kat daha sert hale getirdiÄini, bilgisayar iÅlemcilerinde kullanılan altından çok daha fazla geçirgen olduÄunu belirten Akın `Bu ürünle ilgili NASA`ya baÄlı Åirketlerden ortaklık teklifleri aldık. Türk hükümeti de bizim ürünümüzün kullanım hakkını almak için teklifte bulundu. Ancak bu konuyu düÅünmüyoruz` dedi. Bu yıl 60 milyon liralık ciro yapmayı hedeflediklerini söyleyen Akın `ABD`den Rusya`ya dünyanın birçok ülkesine Bor Powder ihraç ediyoruz` dedi. 1991 yılında Åirketi kurmadan önce teknoloji fuarlarını takip ettiklerini ve bu araÅtırmalar sorasında nanoteknoloji ile tanıÅtıklarını söyleyen Cafer Akın `O dönemde bu teknoloji teorik olarak vardı. Bu alanın büyük geliÅme göstereceÄini gördük. Bu alana önemli kaynak ayırdık. Bu riskli bir iÅti ama risk almayan insanlar baÅarı kazanamazlar. Åu anda endüstrileÅmeye hazır olarak 23 tane projemiz bulunuyor` dedi. Atom fizikçisi, metalürji, biyoenerji uzmanı olarak 5 profesör ve kendisinin Åirketin çekirdeÄini oluÅturduÄunu söyleyen Akın `Karbon nano tüpleri yaptık. Elektronik ve biliÅimde kullanılmak üzere Avrupa`ya satmaya baÅladık. YaptıÄımız araÅtırmalarla ekonomik anlamda satabileceÄimiz bir ürün elde ettik` dedi.
Almanya Bor Power`ı kullanıyor
ÅÄ°RKETÄ°N bulduÄu bor elmas tozu (MCDP) ve nanobor ürünlerinin metal yüzeyde sürtünmeyi ve aÅınmayı azalttıÄını söyleyen Akın `Bu teknoloji Åimdi karbon emisyonlarının azaltılması için kullanılacak. Almanya hükümeti ile görüÅmelerimiz sürüyor. Araçlarda Bor Power`ın zorunlu olarak kullanılması için çalıÅmalar var` dedi. Akın Åunları söyledi: `Bu özellikleri, hammadde fiyatlarının yüksek olduÄu günümüz Åartlarında maliyet avantajları saÄladıÄı gibi çevre kirlenmesini de azaltarak, doÄaya katkıda bulunuyor. Piyasada sürtünme, aÅınma ve korozyon azaltıcı çeÅitli ürünler var. YaÄlayıcıların en önemli görevlerinden birisi hareketli parçalar arasında bir katman oluÅturup sürtünme ve aÅınmayı azaltmak. Ayrıca, korozyonları engelleme ya da çalıÅma gürültüsünü azaltmak gibi özellikler sunabilir.`
O anki sevincimi anlatacak söz bulamıyorum!
En çok sevindiÄi anın, Oxford hocalarına verdiÄi seminer olduÄu söyleyen Akın `Teknolojimize hayret ettiler` dedi.
BOR elementinin nano ölçeÄine ulaÅmayı ilk kendi Åirketlerinin baÅardıÄını söyleyen Akın `Bu aÅamadan sonra bor üzerinde çalıÅmaya baÅladık. Karbondaki bilgilerimizle bor üzerinde denemeler yaptık ve bor elementinde hiç ummadıÄımız ürünlerle karÅılaÅtık. Ä°lk denemelerimiz 5-6 ay sürdü. Bordan bir malzeme çıktı ki nanodan daha küçük. Bilyacıklar halinde bir kristaller elde ettik. Bu madde elmastan daha sert. O anki sevincimiz anlatılamaz. Dünyada benzeri olmayan bir Åey keÅfediyorsunuz. 200 bin atmosfer basıncına ulaÅan bir teknolojimiz olduÄu için bu maddeyi bulduk. Cambridge ve Oxford`da verdiÄimiz seminerlerde yabancı hocalar hayretle teknolojimizi tasdik ettiler` dedi. Dünya teknoloji müzesinde doÄa dostu en deÄerli malzeme olarak ürünlerinin sergilendiÄini söyleyen Akın `Bor Power teknolojisi dünyaya sattıÄımız ürünü ortaya çıkardı. Bor Power ürünlerinden yılda 35 milyon adet üretiyoruz. Bu ürün araçta sürtünmeyi sıfıra yakın indirdiÄi için motor korumasında büyük fayda saÄlıyor` dedi.
F1 Åampiyonu Mika Hakkinen Bor Power`ın pilotu oldu
NNT`NÄ°N patronu Cafer Akın, ürünlerinin uluslararası baÅarısı nedeniyle Formula 1 yarıÅlarının ünlü Åampiyonu Mika Hakkinen`le Finlandiya`nın ünlü Arctic Lapland Rallisi`ne Bor Power markası ile yarıÅması için anlaÅtıklarını söyledi. Akın `Mika Hakkinen dünyaca tanınan bir isim olduÄu için yüzlerce firma sponsor olarak Mika Hakkinen ile anlaÅmaya çalıÅtı ancak Mika Hakkinen yaptıÄı araÅtırma sonunda dünyanın en ileri teknolojisi olan NNT Nanoteknoloji ile üretilen Bor Power`ı tercih etti` dedi., Bayraklı Belediyesi, kullanacaÄı logoyu yarıÅmayla belirleyecek.
Sadece Ä°zmir`den katılıma açık olan yarıÅma sonucunda seçilecek logo, belediyenin her türlü baskılı malzemesinde, ilçenin tanıtımına yönelik etkinliklerde, fuar ve toplantılarda, internet sitesi, tanıtım filmi gibi hareketli alanlarda ve bu doÄrultudaki bütün çalıÅmalarda kullanılacak.
Bayraklı Belediye BaÅkanı Hasan KarabaÄ, tarihî deÄerleri, ticaret ve turizm alanında planlanan atılımları, kısa sürede deÄiÅmesi hedeflenen çehresiyle gelecek vaat eden bir ilçe olduklarını söyledi.
KarabaÄ, `Ä°zmir`in merkezi olarak tasarlanan ilçeye çaÄdaÅ, yenilikçi ve geliÅmeye daima açık bir vizyon oluÅturmak sorumluluÄunu taÅıyan belediyemiz, bu yarıÅmayla sadece logosunu deÄil, Bayraklı`nın sembolünü ortaya çıkarmayı da hedeflemektedir.` dedi.
Bayraklı Belediyesi`nin logo tasarım yarıÅmasına güzel sanatlar liseleri, meslek liseleri grafik tasarım bölümleri, güzel sanatlar fakültelerinin lisans ve lisansüstü öÄrencileri baÅta olmak üzere amatör veya profesyonel bütün grafik tasarımcılarla Ä°zmir`de yaÅayan ve 16 yaÅını doldurmuÅ herkes katılabilecek.
Her yarıÅmacı, en çok iki eser verecek, birden fazla ödül alabilecek. Daha önce baÅka yarıÅmalara katılmıŠtasarımlar kabul edilmeyecek.
Bayraklı Belediyesi`nin çalıÅanları, meclis üyeleri, jüri üyesi ve sekreter olarak görev alanlarla bütün bu kiÅilerin birinci dereceden yakınları katılamayacak.
Son katılım tarihi 1 Haziran olan yarıÅmanın Åartnamesi, belediyenin halkla iliÅkiler biriminden veya `www.bayrakli.bel.tr` sitesinden edinilebilecek.
Seçici kurulun deÄerlendirmesi ve belediye meclisin onayının ardından ödül töreni düzenlenecek.
BirinciliÄe layık görülen tasarıma 6 bin, ikinciye 2 bin, üçüncüye bin 500, mansiyon ve jüri özel ödüllerine ise biner lira verilecek., Tatil ve turizm mekanı olarak baÄlı olduÄu kenti ``sollayan`` ve adını Avrupa ve dünyada duyuran ilçelere en güzel örneklerden biri Bodrum.
EÄlencenin kalbinin attıÄı ve yazları 24 saat ``yaÅayan kent`` olan Bodrum, özellikle Ä°ngiliz turistlerin uÄrak mekanı. Birçok Ä°ngiliz`in yerleÅmeyi bile seçtiÄi Bodrum, yurt içinde de en gözde tatil mekanlarından biri. Buna karÅın, Bodrum`un MuÄla`ya baÄlı olduÄunu bilmeyen veya MuÄla`ya gitmeyen turistlerin bile mevcut olduÄu belirtiliyor. Hatta, ilçenin bugün belde olmuÅ eski köylerinden Gümbet, Turgutreis, Yalıkavak, GümüÅlük, Yalıçiftlik ve Türkbükü`nün plajları da Türkiye`de MuÄla`dan daha çok tanınıyor.
YeÅil ve mavinin tüm tonlarının yılın on iki ayında görebileceÄi Marmaris de adını dünya çapında duyuran MuÄla`nın diÄer bir ilçesi... Uzun kıyı Åeridindeki koyları, antik kentlere yakınlıÄı, doÄal güzellikleri, modern yat limanları, her türlü su sporlarına olanak saÄlaması, beÅ yıldızlısından en mütevazı pansiyonuna kadar tüm turistlere hitap eden otellerin bulunduÄu ``cennet`` ilçe Marmaris, her yıl yabancı turistlerin akınına uÄruyor. Nitekim, kısa süre öncesine kadar balıkçılıÄı, süngerciliÄi ve ıtırlı bitkileriyle tanınan Marmaris, bugün büyük turizm merkezi haline geldi.
Alanya da en az Åehri Antalya kadar adını dünyaya duyurmuÅ ilçelerden biri. GeniÅ plajları, tarihi eserleri, modern otelleri, sayısız balık lokantası, kafe ve barlarıyla ``mükemmel`` sıfatının kullanılabileceÄi tatil merkezi Alanya, özellikle Rus ve Alman turistleri çekiyor. Tarihi eski dönemlere kadar uzanan ve birçok medeniyete ev sahipliÄi yapan Alanya`da en ünlü yerler arasında Alanya Kalesi, Kızılkule, DamlataÅ MaÄarası bulunuyor. Alanya`dan yöre balıklarını tatmadan ve ipek eÅarp almadan geri dönmemek gerekiyor.
Aydın`ın KuÅadası ilçesi ise yine ünü yurt dıÅına yayılan gözde tatil merkezleri arasında yer alıyor.
-TÃRKÄ°YE ÃAPINDA ÃNLÃ Ä°LÃELER-
Bazı ilçeler de Türkiye çapında illerinden daha fazla biliniyor.
ÃrneÄin tarihi evleriyle ünlü Safranbolu, birçok yerli turistin hafta sonu tatil mekanlarından biri haline geldi. Karabük`ün adı, daha çok Karabük Demir Ãelik Fabrikası ile anılırken, hemen yanı baÅındaki ilçesi Safranbolu, tüm Türkiye`den ziyaretçi akınına uÄruyor.
Adını ili Bartın`dan daha çok duyulan diÄer bir ilçe ise Amasra... Her hafta sonu Ä°stanbul ve Ankara`dan birçok konuk aÄırlayan Amasra, aslında 3 bin yıldır insanların ilgisini çeken bir yer. Hatta burayı Cenevizliler`den alan Fatih Sultan Mehmet de Amasra için ``Lala, lala!, çeÅm-i cihan bu m`ola`` sözlerini söyler. Denize doÄru uzanmıŠbir burun, burnun iki yanında koy ile ana karaya baÄlı ve baÄımsız adalarıyla eÅsiz görsel güzelliÄe sahip Amasra, özgün balık lokantaları, temiz otelleri ve sayısız ev pansiyonuyla Türk turizmine önemli katkıda bulunuyor.
Hatay iline baÄlı Ä°skenderun da kendi adıyla anılan körfezi ve modern tasarımıyla adını duyuran diÄer ilçelerden... Deniz ve kumuyla bölgenin en önemli turistik merkezlerinden Arsuz`un yanı sıra, Sütunlu Liman, Frank Limanı, Karakol Åatosu, Åalen Kalesi, Sarıseki Kalesi, Bakras Kalesi, Yunus Peygamberin Yunus balıÄının karnından çıktıÄına inanılan Yunus Sütunu, Mancınık Kilisesi de ilçenin ziyaret edilmesi gereken güzelliklerinden...
-DÄ°ZÄ°LERÄ°N GÃZDE MEKANI MÄ°DYAT-
GüneydoÄuda adını ili Mardin kadar duyuran ilçe ise Midyat... Son dönemde birçok televizyon dizisine de ev sahipliÄi yapan Midyat, taÅ konakları, kemerli geçitleri, Süryani kiliseleriyle meÅhur.
OrtaçaÄ kentini andıran Midyat, taÅ iÅçiliÄinin de en güzel örneklerini sunuyor. Hatta halen bir kaç telkari ustası Midyat çarÅısında mesleklerini sürdürmekte direniyor. El sanatları açısından önemli bir yöre olan ilçe ismini, gümüŠiÅçiliÄiyle de duyuruyor.
Dicle nehrinin kıyısında, medrese, rasathane ve darüÅÅifasıyla bir zamanlar bölgenin ilim ve kültür merkezi olan Hasankeyf`teki tarihi deÄerler aslında, Ilısu Barajı projesiyle gündeme geldi. Baraj nedeniyle sular altında kalacak olan Åehir, her yıl birçok turist çekiyor ve ilçe Batman`dan daha çok biliniyor.
Ankara`nın Ãankaya ilçesi de Türkiye`nin meÅhur ilçelerinden biri ama bir baÅka açıdan. Turistik özelliklerinden çok devletin zirvesine ev sahipliÄi yapması ve birçok politikacının siyasi göndermelerine konu olmasıyla bilinen Ãankaya`nın adı baÅkentle birlikte anılıyor.
-DÃNYA ÃAPINDA TANINAN BÃLGELER...-
Bunun yanında, adları dünya çapında duyulan bölgeler de yer alıyor. DoÄa ve tarihin dünyada en güzel bütünleÅtiÄi yerlerden Kapadokya bunlardan biri.
Roma Ä°mparatoru Augustus zamanında Antik Dönem yazarlarından Strabon`un ``Geographika`` adlı kitabında, sınırları, güneyde Toros DaÄları, batıda Aksaray, doÄuda Malatya ve kuzeyde DoÄu Karadeniz kıyılarına dayanan Kapadokya, bugün NevÅehir, Aksaray, NiÄde, Kayseri ve KırÅehir illerinden oluÅuyor. Buranın dünyaca tanınan yeri ise daha dar bir alan olan kayalık Kapadokya Bölgesi. Burada Uçhisar, Ãrgüp, Avanos, Göreme, Derinkuyu, Kaymaklı ve Ihlara yer alıyor.
Bölgede, kayalara oyulmuÅ geleneksek Kapadokya evleri ile yüzyıllarca oluÅan ve doÄayla insan yapımının özenli bir karıÅımını gözler önüne seren peribacaları en gözde yapılar. Bunun yanında yörede geleneksel konaklar, yer altı Åehirleri de dikkat çeken mekanlar arasında..., TBMM`de hemen yasalaÅması beklenen taslakla, tüketiciler medeni ülkelerde uygulanan haklara sahip olacak. Ä°Åte `süper tüketicilere` tanınacak haklar
Tüketici için maddi tazminat hakkı: BaÅbakanlıÄa gönderilen 33 maddelik taslaÄa göre, tüketicileri sık sık yanıltan ve aldatan uygulamalar yapan satıcılarla mücadele etmek için `Haksız Ticari Uygulamalar Kurulu` oluÅturulacak. Ekonomik çıkarları zarar gören tüketici, bu kurula baÅvurarak hakkını arayacak. KiÅiler, kurul yoluyla hem maddi hem de manevi tazminat dahi talep edebilecek.
Bakım ve onarım koruması geliyor: TaslaÄa, `ihtiyari garanti` adında yeni bir kavram eklenirken, bu kavram, malın veya hizmetin, ek bir masraf talep edilmeden onarılması ya da bakımının yapılması gibi hususlarda verilen taahhüdü ifade ediyor. Buna göre, `ihtiyari garanti` satıŠanında yazılı olarak tüketiciye bildirilecek.
Zırt-pırt indirim kandırmacısı bitiyor: Taslakla indirimli satıÅlar da düzenlenirken, buna göre, tekstil, hazır giyim, deri ürünleri ve benzeri sektörlerde mevsim sonu indirimli satıÅlar 15 Ocak -1 Mart ve 15 Temmuz-1 Eylül tarihleri arasında yapılacak. Yılın her dönemi `büyük indirim` kisvesi adı altında tüketici yanıltılmayacak.
Patlayan tüpten üreticisi sorumlu: Taslakla, imalatçıya da sorumluluk yüklenirken, örneÄin, bir tüpün patlaması nedeniyle bir iÅyerinde iÅçiler zarar görürse, bu olaydan imalatçı sorumlu tutulacak. Ä°Åçilerin, patlayan tüpe iliÅkin satım sözleÅmesinin tarafı olup olmamaları önem taÅımayacak. Zarar görenler, hatalı imal edilmiÅ olan bir tüpün vermiÅ olduÄu zararı tazmin ettirme hakkına sahip olacak.
Kart iptali artık iÅkence olmayacak: Kredi kartlarını iptal etmekte büyük zorluk çeken banka ile mücadele eden tüketiciler, borcu yoksa sadece bir telefonla hatta internet üzerinden dahi kartlarını iptal edebilecek. Taslakla, kredi kartı ücretlerine de çeki düzen getirildi. Buna göre, her bir kredi kartı için geçerlilik süresi boyunca sadece bir kart ücreti alınacak. Bankaların kart süresini 1 yılla sınırlayıp her yıl kart ücreti almasını önlemek için de geçerlilik en az 3 yıl olacak.
Malın kusurları üzerinde yazacak: Satıcı, ikinci el ya da defolu ürün satıÅlarında, malın ayıbı ile ilgili açıklayıcı bilgi içeren bir etiket malın üzerine konacak. Bu ayıp, tüketiciye verilen fatura, fiÅ veya satıŠbelgesi üzerinde de açıkça belirtilecek. Ancak satıcının, satıŠöncesinde açıklanmayan ayıplı maldan sorumluluÄu en az bir yıl olacak. Bu süre, konut veya tatil amaçlı taÅınmaz mallarda üç yıldan az olamayacak. Taslakla taksitli satıÅlar konusunda da düzenleme yapılırken, satıcının ödemeleri kambiyo senedine baÄlaması yasaklandı.
Vazgeçene `hakkı yandı` devri bitti: VatandaÅların yaz aylarında oteller ve yatlar için sıkça kullandıÄı devre tatil sözleÅmelerinde, tüketiciye 14 gün içinde cayma hakkı tanındı. Tüketici ile satıcı arasında bir sözleÅme imzalanmıŠolsa dahi, tüketici süresi içinde vazgeçmesi hiçbir tazminat ya da ceza ödemek zorunda kalmayacak.
Maket konut maÄduru kalmayacak: AlacaÄı evin peÅinat ve kimi taksitlerini ödeyen tüketici, müteahhit firmanın iflas etmesi halinde dahi korunacak. Taslaktaki ön ödemeli sözleÅmelere düzenlemesine göre, satıcı, iflası halinde dahi tüketicinin ödediÄi meblaÄı iade etmek için gerekli teminatı devlete göstermek zorunda olacak.
Kapıdan yapılan satıÅa çeki düzen: Toplu taÅıma araçları da dahil pek çok yerde karÅılarına çıkan satıcılardan aldıkları ürünler nedeniyle zor durumda kalan vatandaÅları da koruma latına giriyor. Taslak, kapıdan satıŠyapacak kiÅilere, 50 bin TL`nin üzerinde sermayeli Åirket kurma Åartı getirdi. Böylece adresi belli olacak.
Tüketiciye anlaÅılır Türkçe kolaylıÄı: Taslakla, kullanma kılavuzları yanında ürün üzerindeki açıklayıcı bilgilerin de Türkçe olması zorunluluÄu getirildi. Buna göre, elektronik tüm cihazların göstergeleri ve kullanım kılavuzları yabancı bir dilde yazılı olamacak. Bu uygulama otomobiller için de geçerli. GöstergelerTürkçe olacak.
Ä°nternetten çarpılan da unutulmadı: Ä°nternet bankacılıÄı gibi yöntemlerle yapılan ödemelerde tüketicinin görülmemesi nedeniyle pek çok dolandırıcılık vakası yaÅanırken, taslakla bu sorunun da önüne geçilecek. Buna göre, ödemenin kredi kartı, banka kartı veya benzeri bir ödeme kartı ile harcama belgesi düzenlenmeden yapıldıÄı durumlarda, 30 günde bankaya baÅvurarak tutar geri alınacak.
Borçludan önce kefiline gitmek yok: Kullanılan kredilerde kefil kullanıldıysa, kredi veren banka asıl borçluya ve diÄer teminatlara baÅvurmadan, kefilden borcu isteyemeyecek. Ayrıca, kredi sözleÅmesinde, kefilin sorumluluÄunu arttırıcı deÄiÅiklikler yapılması, kefilin yazılı onayına baÄlı olacak. ÃrneÄin, kredi limitinin yükseltilmesi kefilin onayı olmadan yapılmayacak. Kefilden önce borçluya gidilecek. Mevcut kanunda bankalar ilk olarak müteselsil kefillere de gidebiliyor.
TÃDEF: Yasa kaçırıldı
TÃKETÄ°CÄ° Dernekleri Federasyonu(TÃDEF) Genel BaÅkanı Ali Ãetin, tüketici örgütlerinin görüÅlerinin alınması kararına raÄmen yasa tasarısının tüketiciden kaçırıldıÄını ileri sürdü. Ãetin, Meclis`in bu tasarıda vatandaÅ lehine bazı gerekli düzeltmeleri yapmasını beklediklerini söyledi. Ali Ãetin bu yasanın eski Bakan Zafer ÃaÄlayan`ın söz vermesine raÄmen tüketici örgütlerinden ve kamuoyundan bugüne dek saklandıÄını savundu.
Bakan Ergün: Kart ücretleri artık üç yılda bir ödenecek
SANAYÄ° ve Ticaret BakanlıÄı koltuÄuna yeni oturan Nihat Ergün, Tüketici Kanunu tasarısını anlatırken bankaları eleÅtirdi. Kredi kartlarından alınan yıllık ücretlerden Åikayet edildiÄini belirten Ergün, kart maliyetlerinin kart taÅıyanlara yansıtılması uygulamasının dünyanın pek çok ülkesinde olduÄunu, ancak bu uygulamanın Türkiye`de istismar edildiÄine iliÅkin eleÅtiriler bulunduÄunu söyledi. Banka kartlarının her yıl yenilendiÄini, dolayısıyla kullanıcıların her yıl kart ücreti ödemek zorunda kaldıklarını anlatan Ergün, taslakta, kartların en az 3 yıl süreyle geçerli olması ve dolayısıyla kart ücretlerinin her yıl deÄil, 3 yılda bir ödenmesi ve bu ücretlerin üst limitinin bankalar yerine Merkez Bankası tarafından belirlenmesi Åekilde bir düzenlemeye gittiklerini bildirdi., TekniÄin, çok saÄlam tekstil ürünlerinin ve yapay kemiklerle tendonlar gibi yüksek teknoloji tıbbi materyallerin üretilmesinde yararlı olabileceÄi belirtiliyor.
Almanya`daki Max Planck Mikroyapı Fizik Enstitüsü`nden araÅtırmacı Mato Knez, `ÃalıÅmamız, diÄer birçok bio-materyaller gibi pratik uygulamalarda büyük bir potansiyel sunuyor. Kırılmaya dayanıklı olan aÄ, aynı zamanda uzuyor` dedi.
Yeni geliÅtirilen bu teknolojinin cerrahi iÅlemlerde de kullanılabileceÄi belirtiliyor. AraÅtırma grubu, protein kolajenlerinden oluÅan lifleri güçlendirmek için bu süreci kullandılar., Biz grubu daha çok Tefal markasıyla tanıyorsak da kuruluÅun 19 markası; Tefal dahil Rowenta, Moulinex, Krups, Lagostina, Calor, Seb, Airbike, Mirro, Regal, Wearever, Arno, Samurai, Panex, Rochedo, Clock, Penedo, Supor ve AllClad ile Groupe SEB, küçük ev aletleri alanında dünyanın önde gelen üreticilerinden biri. Bu markalar altında her yıl 140 milyon adet ürün üretilirken Groupe SEB`in satıÅları 2008 yılında 2 milyar 870 milyon Euro`ya ulaÅmıÅ.
Bir Fransız Åirketi olmasına raÄmen satıÅlarının yüzde 78`ini Fransa dıÅına yapan Åirket, yıllık toplam üretiminin yüzde 30`unu yeni ürünlerden oluÅturuyor. Pek çoÄu Fransa dıÅındaki Åirketlerde olmak üzere de toplam 19 bin çalıÅanı var. Ãrün yelpazesi küçük ev aletleri sektörünün tüm alanlarını kapsayan Groupe SEB`in ürün portföyünde, tava tencere, elektrikli piÅirme, gıda hazırlama, kahvaltı dünyası, ütüler, kiÅisel bakım ve ev temizliÄi kategorileri bulunuyor.
Keyifle yaÅanılası evler için, `yenilikçi, yüksek performansa ve Åık tasarıma sahip, ergonomik ürünler üreten` Åirketin cirosunun yüzde 2`si, yani 50 milyon Euro`su Ar-Ge bütçesi olarak ayrılmıÅ. 1.000`den fazla patente sahip olan Groupe SEB`in ülkemizde en çok tanınan markası Tefal`in baÅarısının gerisinde de mutfaklarda devrim niteliÄi taÅıyan bir icat yatıyor. 1954`te yapıÅmaz tavayı icat eden Åirket, yapıÅmaz tava tencere sektörünün kurucusu olmuÅ. Åirketin sahip olduÄu yenilikçi yaklaÅım, onu hem yeni icatlarla hem de satın almalarla kendi alanında dünyanın bir numaralı üreticisi haline getirmiÅ.
RAKÄ°PLERDEN FARKLI BAKMAYI BAÅARMAK ÅART
Tefal Türkiye 1993 yılında kurulmuÅ. Bu çok eski olmayan tarihe raÄmen ürünlerindeki yenilikçi yaklaÅımı ve uyguladıÄı satıŠpolitikalarıyla kısa bir sürede küçük elektrikli ev aletleri pazarında önemli bir yer edinmiÅ. Åirket, televizyonda yayınlanan `Sen HerÅeyi DüÅünürsün` yemek programıyla sadece kendisi için deÄil ülkemizdeki mutfak aletleri pazarının büyümesine katkı saÄlamıÅ. Ayrıca dünyada baÅka bir örneÄi olmayan Tefal shopları da açarak sektörün perakendecilik alanında farklı bir yaklaÅım sergilemiÅ. Bu giriÅim öylesine baÅarılı olmuÅ ki, maÄaza konsepti, grubun diÄer ülkelerinde de uygulanmaya baÅlamıÅ. Groupe SEB GFK verilerine göre 2009`un ocak-Åubat aylarında yüzde 18`den fazla pazar payıyla lider konumunda.
Tefal Türkiye, 1999 yılında Rowenta markasını da bünyesine katmıŠve adını Groupe SEB Ä°stanbul olarak tanımlamıÅ. Tefal`in Türkiye`de toplam 158 maÄazası bulunuyor. Ayrıca Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Azerbaycan`da da Tefal ve Rowenta markalarının pazarlama faaliyetleri Groupe SEB Ä°stanbul tarafından yönetiliyor.
FÄ°NANS KÃKENLÄ° AMA PAZARLAMAYA Ä°NANIYOR
Groupe SEB Ä°stanbul`un baÅında Genel Müdür Cüneyt YaÄcı var. Ä°stanbul Ãniversitesi Ä°Åletme Fakültesi mezunu olan YaÄcı profesyonel iÅ yaÅamının baÅlangıcında Unilever`in önce Adana, sonra Ãorlu fabrikalarında ve Åirket merkezinde finans sorumlusu olarak görev almıÅ. Groupe SEB Ä°stanbul`da 1997 yılında finans ve muhasebe müdürü olarak göreve baÅlayan YaÄcı, 2002`de Groupe SEB Ä°stanbul Genel MüdürlüÄü`ne getirilmiÅ. Ä°Åletme kökenli bir yönetici olarak YaÄcı`nın mesleki yaÅamı rakamlarla dolu geçmiÅ. Oysaki Groupe SEB`in pazarlama ve satıÅtaki çalıÅmalarına ve bu alandaki uygulamalarına bakınca iÅin baÅında pazarlama kökenli bir yönetici olduÄunu düÅünüyor insan. Peki, bunda ne fark var diyenlere bir ama önemli bir fark söyleyebilirim. Finans yöneticileri Åirketi finansal sonuçlarla deÄerlendirip sondan baÅa doÄru yönetirken, pazarlama kökenliler iÅe en baÅtan tüketici iç görüÅleriyle baÅlayıp sonuçları rakamlar çerçevesinde varsayarlar. Aralarındaki tek ama önemli benzerlik yaklaÅımda deÄil, iÅi rakamlarla yönetmektedir.
VUR-KAÃ TEKNÄ°ÄÄ°YLE GERÄ°LLA SAVAÅI YAPIYORUZ
Cüneyt YaÄcı bütün olumsuz Åartlara raÄmen 2009`da da Türkiye`de 203 milyon TL ciro yaparak yüzde 8 büyümeyi hedeflediklerini söylüyor. DiÄer yandan Tefal shop yatırımlarına da devam edeceklerini belirten YaÄcı, `Pazar yüzde 10 küçülürken Tefal geçtiÄimiz yılın aynı dönemine ait rakamlarını yakaladı. Ä°Å ortaklarımız daÄıtım kanallarının zarar görmeden krizi atlatabilmeleri için yeni ürün lansmanları yapacak ve reklamlara devam edeceÄiz. Bu bizim güçlü ürünlerle uyguladıÄımız vur-kaç tekniÄi. Gerilla savaÅı yapıyoruz.` diyor.
Genel Müdür YaÄcı 2009 stratejilerini Åartların oluÅturduÄu pazar dinamiklerini dikkate alarak belirlediklerini söylüyor. Buna göre, tüketicileri ve iÅ ortaklarını heyecanlandırarak pazarı hareketlendirecek yenilikçi ürünlerin lansmanına aÄırlık verilecek. Vade ve iskonto sunan kampanyalar yapmak yerine yeni ürünlerle pazardaki diÄer markalar arasından farklılaÅılacak ve grubun sahip olduÄu markalar reklamları kullanarak güçlü kılınacak.
MARKANIN MÃRÄ°TLERÄ° VAR
Marka olmak zor ama marka olarak kalmak giderek zorlaÅıyor diyorum. Cüneyt YaÄcı, `Tüketiciye yakın olmak ve onları dinlemek durumundasınız. Bunu baÅarabilmek için epey de çalıÅmanız gerekiyor. Bizim, `Sen HerÅeyi DüÅünürsün` televizyon programımız öylesine baÅarılı oldu ki, o gün programda kullanılan ürünlerin satıÅında ivme yakalanıyordu. Hemen her ürünümüzü denemek isteyen bir tüketici grubumuz var. Bunlar markanın müritleri gibiler.
DiÄer bir çalıÅmamız da Tefal shoplarımızın baÅarısı. Eskiden Anadolu`daki maÄazalarımızı Åehir merkezinde Atatürk heykeline yakın yerlerden seçerdik. Åimdi daha çok alıÅveriÅ merkezlerini seçer olduk. Cadde maÄazacılıÄı alıÅveriÅ merkezlerine kaydı. Ancak bütün bu maÄazalardaki baÅarı insan kaynaÄımızın.
Ä°nsan kaynaÄımıza gelince; tüm dünyada perakende sektöründe çalıÅanlar ya lise mezunu ya da üniversitede okuyan gençler. Yani bir anlamda kendisine henüz bu alanda kariyer yapmayı seçmemiÅ olanlar. Bu nedenle de insan sirkülasyonu oldukça fazla. Bizim, hem bu genç insanlara bir kariyer imkanı saÄlamak hem de iÅ süreçlerimizi iyileÅtirmek için Tefal Kolej diye bir oluÅumumuz var. Kurum içinde kariyer basamaklarında yükselmeyi isteyenlerle, yeni baÅlayanları burada eÄitime alıyoruz.` diye konuÅuyor.
Bu kez de tüketicilerin neden Tefal`i seçtiklerini soruyorum, `Ãncelikle ürün, güvenilir marka olmak ve yaÅamı kolaylaÅtıran yenilikçi ürünleri sunmak müÅterilerimizin bizi tercih etmesine neden oluyor. MaÄazalarımızda gezenlerin, `A! Bu da yeni gelmiÅ` dediklerine çoÄu kez Åahit oluyoruz. Kurum olarak deÄerler sıralamamızda Ar-Ge, yenilikçilik ve müÅteri ilk üç sırada yer alıyor. Böyle bakınca da biz rakiplerimize deÄil kendi iÅimize bakar, kendimizden iÅimizle söz ettirmeyi isteriz.` Åeklinde cevap veriyor.
ARTIK ANNELER GÃNÃ`NDE Ä°NDÄ°RÄ°M YAPMAYACAÄIZ
`Her defasında daha yenilikçi ürünlerle tüketicimize seslenmeyi istiyoruz. Bu nedenle de her markamızın farklı bir iletiÅim stratejisi var. Sadece televizyonu deÄil interaktif mecrayı ve aÄızdan aÄza pazarlamayı da kullanıyoruz. Ãrünü pazara sunmadan kanaat önderlerine ürünlerimizi kullandırır, görüÅlerini alırız. Ä°nteraktif mecranın tüketiciye ulaÅmada doÄru bir mecra olduÄuna inanıyoruz. Ancak interaktif mecradan dönüŠalabilmek için doÄru kullanılması gerektiÄini düÅünüyoruz. EÄer markamızı öne çıkaracaÄımız bir kampanya yapacaksam aÄırlıklı olarak televizyonu, ürünü tanıtacak ve bilgi vereceksek de interaktif mecrayı kullanmaktayız.
Yapılan araÅtırmalar küçük ev aletleri pazarının krizde daralmak yerine aksine büyüdüÄünü söylüyor. Bu durumda bizim sektör lideri olarak krizden etkilenmemiz söz konusu deÄil. GeçtiÄimiz yıl aynı dönemde yapılan satıÅlarla içinde bulunduÄumuz yıl içinde yapılan satıÅlarda bir kayma yok.
Sektörde rekabet ürün ve kalitede deÄil fiyatta yapılıyor. Ancak 2001 krizinde rekabet farklı bir noktaya kaydı. Migros marka ütüler satılmaya baÅladıÄında tüketici bir tasarruf kalemi olarak gördüÄü bu ürünlerden satın almayı tercih etti. Biz gerçek krizi iÅte o zaman gördük. Åimdiki, kriz deÄil belirsizlik. Bu tehlikeli bir durum; tedbir almak için gerekli zamanınız kalmamıŠolabiliyor. Biz bu dönem küçük promosyonlar yaptıysak da fiyatlarımızda keskin iskontolar vermedik. PeÅin fiyatına taksitle ürün satmadık. PeÅin peÅindir vadeli de vadeli. EÄer vadeyi tüketiciden almazsanız bunu mutlaka bir yerden çıkarmak durumundayız. Ancak tüketici saÄlam mal alması gerektiÄini çoktan öÄrenmiÅ durumda. Tüketiciler, `Bekleyelim, Tefal nasıl olsa Anneler Günü`nde indirim yapar!` diyorlar. Ancak iki yıldır bunu da yapmıyoruz. Bu yıl da yapmayacaÄız. Biz fiyatlarımızı indirebileceÄimiz kadar indirdik. Fiyat-fayda dengesini yakaladıÄımıza inanıyoruz. Tüketici giderek ÅeffaflıÄa daha fazla önem veriyor.`
100 günüm seyahatte geçmiÅ, kızım`Baba bu akÅam gelecek misin?` diyor
Groupe Seb Genel Müdürü Cüneyt YaÄcı`ya iÅ, insan ve zaman yönetimini soruyorum, `Delegasyonu kuvvetli, iletiÅimde yumuÅak ama bu nedenle de bazen sıkıntı yaÅayan biriyim. En çok, yalan söylenmesine kızarım.` diyor. Peki ya keÅkeler var mı hayatta dediÄimde de, `Evet` diye cevaplıyor ve Åunları ekliyor: `KeÅke daha fazla eve ve çocuklarıma zaman ayırsaydım diyorum. Büyük kızımın büyümesine tanıklık ettim ama küçüÄüm, `Baba seni bu akÅam görebilecek miyim?` diye sorduÄunda üzülüyorum. Ãünkü geçtiÄimiz yılın 100 gününü seyahatler nedeniyle evden uzakta geçirdim. Benim tempomda çalıÅan yöneticilerin ev-iÅ arasında denge kurabildiÄine de inanmıyorum. Belki baÅtan zaman yönetimi yapmak gerekirdi.`, Sanayi ve Ticaret BakanlıÄı`nın son 5 yılda gerçekleÅtirdiÄi piyasa gözetim ve denetim çalıÅmalarında, her 10 üründen 4`ünün standartlara aykırı olduÄu belirlendi.
Sanayi ve Ticaret BakanlıÄı Faaliyet Raporu`ndan derlenen verilere göre, piyasa gözetim ve denetim çalıÅmaları çerçevesinde 2004 yılında toplam bin 923 ürün, 2005 yılında ise toplam 2 bin 168 ürün denetlendi. Söz konusu dönemde, birer yıllık zaman dilimlerinde denetlenen ürünlerin yüzde 40`ının yönetmeliklere uygun, yüzde 60`ının ise aykırı olduÄu tespit edildi.
2006 yılında denetlenen 2 bin 504 üründen, yüzde 73`ü mevzuata uygun, yüzde 27`si mevzuata aykırı bulundu. 2007 yılında ise 3 bin 270 ürün denetlendi. Bu ürünlerden yüzde 88`inin yönetmeliÄe uygun, yüzde 12`sinin yönetmeliÄe aykırı olduÄu belirlendi. 2008 yılında ise bin 810 ürün denetlenirken, bu ürünlerden yüzde 57`sinin mevzuata uygun, yüzde 43`ünün aykırı olduÄu tespit edildi.
Bu sonuçlara göre, 2004-2008 yılları arasındaki 5 yıllık dönemde, denetlenen toplam 11 bin 675 üründen yüzde 63`ü yönetmeliklere uygun, yüzde 37`si aykırı bulundu.
Hazır ambalajlı mamullerle ilgili çalıÅmalar çerçevesinde ise 75 firma ve 96 ürün denetlendi. Bu ürünlerden 25`i ilgili mevzuata uygun bulunurken, 71`inin mevzuata aykırı olduÄu tespit edildi.
AKARYAKIT VE LPG Ä°STASYONLARINDAKÄ° DENETÄ°MLER
Söz konusu dönemde, akaryakıt ve LPG istasyonlarında, marker ve lisans denetimi konularında toplam 9 bin 38 denetim yapıldı. Bu denetimlerde 234 istasyon, lisanssız satıŠyaptıÄı, 41`i ise marker oranlarına uymadıÄı için mühürlendi.
Reklam Kurulu BaÅkanlıÄı`na yapılan baÅvurular ve uygulanan cezalar da raporda yer aldı. Rapora göre, 2008 yılında Reklam kurulu`na bin 541 baÅvuru yapıldı. 679 dosya kurula sevk edildi.
Reklam Kurulu, söz konusu dönemde 381 reklama durdurma cezası, 200 reklama da para cezası verdi. Kurul, 2008 yılı içerisinde toplam 10 milyon 206 bin 662 lira para cezası uyguladı., KalpaklıoÄlu, markalı bal ihracatı konusunda yeni pazarlara girmek için yaptıkları çalıÅma çerçevesinde 2 yıl önce KKTC`de bir bayiyle anlaÅarak bu ülkeye 50 bin liralık bir baÄlantıyla bal gönderdiklerini, ancak ürünün kıŠkoÅullarında iyi saklanmaması nedeniyle bin 500 kilogramlık bölümünün kristalize olduÄunu söyledi.
Kristalize balın `kötü bal` anlamına gelmediÄini, bir iÅlemle tekrar eski haline gelebildiÄini kaydeden KalpaklıoÄlu, oradaki bayiyi maÄdur etmemek amacıyla, mecbur olmadıkları halde ürünü geri çekerek Türkiye`de eski haline getirip tekrar göndermeye karar verdiklerini dile getirdi.
Ä°zmir Limanı`na geri gelen malın iç piyasaya girerken ithalat muamelesi gördüÄünü belirten KalpaklıoÄlu, ürünün yaz aylarına rastlayan nakliye sürecinde uzun süre güneÅte bekletilmesi nedeniyle HMF (Hidroksi Metil Furfurol) deÄerinin Gıda Kodeksinde belirlenen 40 mg/kg sınırının üzerine çıkarak 43 mg/kg`ye yükseldiÄini belirtti.
Bunun üzerine incirde aflatoksin sorununun çözümü için yapıldıÄı gibi Ege Serbest Bölgesi`ne gönderecekleri taze ürünle bu ürünü karıÅtırıp HMF deÄerini aÅaÄı çekmek istediklerini kaydeden KalpaklıoÄlu, buna Tarım BakanlıÄı Koruma Kontrol Genel MüdürlüÄü`nün uzun bir inceleme sonucunda olumsuz yanıt verdiÄini belirtti.
Konuyu izah ettikleri Tarım ve KöyiÅleri Bakanı Mehdi Eker`in sorunun çözümü konusunda direktif verdiÄini belirten KalpaklıoÄlu, Bakan Eker`in yönlendirdiÄi yetkililerle 9 aylık süreçte 19 kez Ankara`ya giderek görüÅtüklerini, bir uzmanın olumsuz görüÅü nedeniyle sonuçta yine olumsuz yanıt aldıklarını ifade etti.
ATLARA YEDÄ°RME VE DENÄ°ZE DÃKME TEKLÄ°FLERÄ°
Bürokratlara sorunlarını anlatmakta yetersiz kaldıklarını aktaran KalpaklıoÄlu, Åunları söyledi:
`O zaman biz bu malı yurt içine sokmamızın mümkün olmadıÄını anlayıp pes ettik. Ãrünün arı yemi yapılması için arıcılara verilmesini istedik. Olumlu yanıt verdiler ancak üniversiteden `yem olabilir` diye rapor istediler. Rapor getirdik, bu rapora güvenmediklerini, TÃBÄ°TAK raporu istediklerini belirttiler. Ãrünü ülkeye sokmak için yaptıÄımız mücadelede harcadıÄımız para, ürünün deÄerini aÅmaya baÅladı. Ãrünün mahrecine iadesinin de mümkün olmadıÄını belirttiler. Bunun üzerine balın atlara yedirilmesini hatta denize dökülmesini bile önerdik. Bu öneriler için de rapor getirilmesi gerektiÄini ifade ettiler. Ne yapacaÄımızı ÅaÅırdık.`
Olayı çözmeye çalıÅırken ürünün gümrükte bekleme süresini aÅması nedeniyle satıÅa çıkarıldıÄını belirten KalpaklıoÄlu, ihaleye katılmak üzere kendilerinin de davet edildiÄini iddia etti.
KalpaklıoÄlu, sözlerini Åöyle sürdürdü:
`Kendi malımızı biz yurt içine sokamadık, bunun mümkün olmadıÄını gördük. Ancak sonraki süreçte aynı ürünün gümrükte bekleme süresinin dolması nedeniyle ihaleyle satılacaÄını, üstelik bu ihaleye bizim de katılabileceÄimizi belirttiler. Ãileden çıkmıŠbir halde bu satıÅı durdurmak için kendi ürünümüzü ihbar etmek zorunda kaldık. YaptıÄımız HMF ihbarı sonucu ürünün satıÅı iptal edildi. Sorun halen çözülmüŠdeÄil. Biz artık kızma ve aÄlama aÅamasını geçtik gülüyoruz. YaklaÅık 2 yıldır uÄraÅıyoruz. Halen Ä°zmir Limanında bekleyen malımızı geri çekemedik. Malımızdan vazgeçtik, yalnızca depo parasının ne kadar çıkacaÄını
düÅünüyoruz.`Bu tip sorunların artık yaÅanmamasını umut ediyoruz` diye konuÅtu.
Stratejikpazarlama.com ~
Site Info
Whois
Trace Route
RBL Check
|
|
Haber Molası | Haber İçin Mola Verin!
HABER, haber, haberler, HABERÄ°, haberi, HABERLERÄ°, haberleri, Spor, Spor Haberleri, Ekonomi, Güncel, Magazin, Politika, Siyaset, Manken, Ãnlü, Türkiye, Sanat, Sanatçı, Yerel Haberler, Son Haberler, Gazete Haberler, Gazeteler
Habermolasi.com ~
Site Info
Whois
Trace Route
RBL Check
|
|
Türkiye Sınai ve Tıbbi Gaz Sektörü
Türkiye sınai ve tıbbi Gaz sektörü için hazırlanmıŠportal site.
Gaz Firmaları sitemiz üzerinden ellerindeki ihtiyaç dıÅı maları satabilir. Ä°htiyacı olan malları alabilirler.
Sitemiz Gaz Sanayi'ne ürün üreten firmalar ile Sınai ve Tıbbi Gaz firmalarını biraraya getirir aralarındaki iletiÅimi ve alıŠveriÅi kolaylaÅtırır
Turkiyegazsanayi.com ~
Site Info
Whois
Trace Route
RBL Check
|
|
|
|