ege - Search results :.  Site Info   Whois   Traceroute   RBL Check  

Enter Web Site URL Address:
 

Ege: 4,161 results found.

fourchestra.com FOURCHESTRA
2003 yılında Ege Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Ülkü BAYINDIR'ın desteğiyle Ege Üniversitesi Pop ve Caz Orkestrası'nı kuran orkestra üyeleri CAMMINANDO adı ile üniversiteyi pek çok platformda başarıyla temsil etmiştir. Camminando grubunu oluşturan orkestra üyeleri, kendilerini müziğin özgür ruhuna kaptırmış, acapella’nın ekip uyumluluğu ve bağlılığını kendilerine ilke edinmiş ve 4 sene boyunca İzmir ve daha birçok şehirde, taşıdıkları enerjiyi dinleyenlerine başarıyla aktarmışlardır. Orkestra üyeleri Derya Tansu, Nesem Yenipazar, B. Buket Tüzün ve T. Volkan Höyük yepyeni ve dinamik bir ekiple “FOURCHESTRA”yı oluşturmuşlardır. Birlikte uzun ve başarılı bir müzik yolculuğunu hedefleyen Fourchestra, müziklerindeki özgürlüğü sınır tanımadan gittiği her yere taşıyacaktır.
Fourchestra.com  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
igbere.com Igbere Ebiri
igbere abia, igbere nigeria, igbere west Africa, igbere Africa, all about Igbere. igbere and its people, eke igbere,ebiri okomoko, igwu river na omenuko, ozara igbere autonomus communities, kings of igbere, marriage in igbere, august in igbere, home comming to igbere, welcome to igbere, igbere culture, igbere language, schools at igbere, igbere agriculture, igbere bende, igbere abis state, ege grades of igbere, igbere developement, igbere welfare union, igbere old umuahia province, igbere umunna, ezumezu igbere , igbere kwenu, all about igber, igbere culyure and language, amankalu, amaukwu, ibina igbere tradition.
Igbere.com  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
kimsel.com Kimsel Kimyevi Hammadde
Kimsel Kimyevi Hammadde
Kimsel.com  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
selfhypnosisdownloads.net Self Hypnosis Downloads, Self Hypnosis CDs, self Esteem Hypnosis
Self hypnosis downloads, mp3s and cds-change your life, and be the you you dream to be! Guaranteed Cutting ege that delievers you fast results you want.
Selfhypnosisdownloads.net  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
shudernegi.org ::. SOSYAL HİZMET UZMANLARI DERNEĞİ.::
sosyal hizmet
Shudernegi.org  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
turkiyeotosanayirehberi.com Türkiye Oto Sanayi, Otomotiv Sektörü , İş Makinaları Rehberi
Türkiye Oto Sanayi, Otomotiv Sektörü , İş Makinaları Rehberi
Turkiyeotosanayirehberi.com  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
tursirketleri.gen.tr turşirketleri-tur şirketleri tur firmaları
tur şirketleri tur firmaları istanbul tur şirketi ankara tur şirketi İzmir tur şirketleri
Tursirketleri.gen.tr  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
anilhotelbergama.com Anıl Hotel Bergama & Bergama Hotel & Bergama Otelleri
Bergama Otelleri - Anıl Hotel - Bergama Otel - Bergama Hotel
Anilhotelbergama.com  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
bercantour.com bercantour
bercantour lüks hac organizasyonu uçak gemi otel rezervasyonları araç kiralama mekke medine romanya balkanlar rusya akdeniz ege marmara istanbul ankara izmir karadeniz bercan tur
Bercantour.com  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
denizlimarka.com Denizli Marka - Anasayfa
Denizli Marka; bu sektördeki markaların duyurularının, haberlerinin yayınlandığı, Denizli İlindeki KOBI'leri Marka ve Patent konularında bilinçlendirmeyi amaçlayan bir bilişim portalidir., Ege İhracatçı Birlikleri son bir yıllık dönemde gerçekleştirdiği 8 milyar 368 milyon dolarlık ihracat kayıt rakamı ile tarihinin en yüksek ihracat kayıt rakamına ulaştı. Son aylarda ihracattaki büyüme hızı Türkiyenin üstünde seyreden Ege Bölgesi, bu büyümenin meyvelerini yıl bitmeden almaya başladı. Avrupa pazarının daralmasıyla birlikte komşu ülkeler başta olmak üzere Ortadoğu ve Asya pazarına yönelen Egeli ihracatçılar, bu pazarlardaki potansiyeli ve krizin etkilerinin yavaş yavaş azalmasını başarılı bir ihracat hikayesine dönüştürdüler. Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 12 ihracatçı birliği 2010 Kasım ayında, geçen yılın aynı ayına, geçen yılın ilk 11 ayına ve geriye dönük bir yıllık döneme göre ihracatını ortalama yüzde 35 artırdı. LİDERLER DEMİR VE HAZIRGİYİM Özellikle geriye dönük bir yıl içinde gerçekleştirilen 8 milyar 368 milyon dolarlık ihracat kayıt rakamı ile tarihinin en yüksek ihracat kayıt rakamına ulaşan Ege İhracatçı Birliklerinin 2010 yılını da rekorla kapatması bekleniyor. 1 Aralık 2009-30 Kasım 2010 tarihleri arasındaki 12 aylık dönemde sektör bazında 1 milyar 6 milyon 868 bin dolar ile demir çelik ürünleri, 1 milyar 6 milyon 188 bin dolarlık ihracatla hazırgiyim ve konfeksiyon ve 841 milyon 659 bin dolar ile madencilik sektörü lider oldu. Bu lider sektörler içinde 1 Aralık 2008-30 Kasım 2009 tarihleri arasındaki geriye dönük 1 yıllık döneme oranla ihracatını en fazla artıran ise yüzde 28 ile madencilik, yüzde 23 demir çelik ve yüzde 12 ile hazırgiyim ve konfeksiyon oldu. ZEYTİNYAĞI HALA DÜŞÜŞTE Geriye dönük 12 ay içinde ihracatı düşen sektörler ise zeytin ve zeytinyağı, meyve ve sebze mamulleri, tütün, deri ve deri mamulleri ile su ürünleri ve hayvansal mamulleri sektörleri oldu. En sert düşüş yüzde 11 düşüş yaşayan ve 133 milyon 478 bin dolar ihracat yapan zeytin ve zeytinyağı sektörü olurken, onu 663 milyon 832 bin dolarlık ihracatla yüzde 8 düşen tütün, 395 milyon 960 bin dolarlık ihracatla yüzde 4 düşen meyve ve sebze mamulleri, 365 milyon 24 bin dolarlık ihracatla yüzde 2 düşüş kaydeden su ürünleri ve hayvansal mamuller ile 118 milyon 351 bin dolarlık ihracatla yüzde 2 düşüş kaydeden deri sektörleri oldu. İhracat liderleri ve düşüş yaşayan sektörlerin dışındaki hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar, yaş sebze ve meyve, kuru meyve ve mamulleri, ağaç mamulleri ve orman ürünleri, tekstil ve hammaddeleri, halı, demir ve demirdışı metaller sektörlerinde de yüzde 38 ila yüzde 1 arasında artışlar yaşandı., Türkiye Tekstil ve Hazır Giyim Sektör Kurulu'nun Denizli'de Zirvesinde Olumlu Mesajlar Verildi. Kurul Adına Açıklama Yapan Denizli İhracatçılar Birliği (denib) Başkanı Süleyman Kocasert, Tekstil ve Hazır Giyim Sektörünün İkinci Baharını Yaşadığını Belirterek, 'türkiye'ye Ciddi Bir Dönüş Var. Dünya Ticaretinin Gerilediği Bir Dönemde Türk Tekstil ve Hazır Giyim Sektörü Yüzde 20'lik Talep Patlamasıyla Karşı Karşıyadır' Dedi. TÜRKİYE Tekstil ve Hazır Giyim Sektör Kurulu'nun Denizli'de zirvesinde olumlu mesajlar verildi. Kurul adına açıklama yapan Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) Başkanı Süleyman Kocasert, tekstil ve hazır giyim sektörünün ikinci baharını yaşadığını belirterek, ''Türkiye'ye ciddi bir dönüş var. Dünya ticaretinin gerilediği bir dönemde Türk tekstil ve hazır giyim sektörü yüzde 20'lik talep patlamasıyla karşı karşıyadır' dedi. Tekstil ve Hazır Giyim Sektör Kurulu, bugün Denizli'de toplandı. DENİB Başkanı Süleyman Kocasert'in ev sahipliği yaptığı toplantıya, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve Hazır Giyim Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle, Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Başkanı İbrahim Burkay, Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) Başkanı Şenol Şenkaya, Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (ETHİB) Başkanı Sabri Ünlütürk, Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (EHKİB) Başkanı Emre Kızılgüneşler ve Akdeniz Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (AHKİB) Başkanı Tarık Bozbey'in yanı sıra işadamları ve davetliler katıldı. DENİB binasında yaklaşık 3 saat süren sektör toplantısı basına kapalı olarak gerçekleşirken, toplantının ardından ortak açıklama DENİB Başkanı Süleyman Kocasert tarafından yapıldı. Kocasert, yaptıkları özverinin meyvelerini toplamaya başladıklarını belirterek, ''Tüm tekstil ve hazır giyim sektörü ikinci baharını yaşıyor. Türkiye'ye ciddi bir dönüş var. Dünya ticaretinin gerilediği bir dönemde Türk tekstil ve hazır giyim sektörü yüzde 20'lik talep patlamasıyla karşı karşıyadır' dedi. Tekstil sektörünün kriz öncesine göre 3 puanlık artışla yüzde 18 rakamını yakaladığını ve ihracatın yüzde 85'inin euro bölgesine gerçekleştiğini açıklayan Kocasert, ''Euro bölgesindeki daralma, üzerimizdeki kur baskısı ve enflasyona rağmen büyümeyi gerçekleştirdik. Rekabetçiliğimizi sürdürebilmemiz için rehavete kapılmadan doğru adımların atılması gerekiyor. İkinci baharını yaşayan sektör için sürdürülebilir rekabet iklimi şart' diye konuştu. ÇİN, SON NOKTAYA GELDİ Kocasert, Çin başta olmak üzere Uzakdoğu ülkelerinin ucuz işgücünün sağladığı avantajlarda son noktaya geldiğini ifade ederek, ''Bu ülkelerin iç pazarı ciddi bir tüketici haline geldi. Son 10 yılda iki haneli büyüme kaydeden bir ülkenin vatandaşlarının refah seviyesinde de, asgari ücrette de artış var. İç piyasada canlanma var. Uzakdoğuda da belli bir nüfus var ki, Made In Chına etiketli ürün almak istemiyor. Üzerinde Made In Turkey yazan dünya markalarını tercih ediyorlar. Çin ürünlerine hiçbir talep gelmemesi üzerine markalar Türkiye'ye geri dönüp, üretimlerini Türkiye'de devam ettiriyor. Bizden yana esen bu rüzgarın ekonomik kazanca dönüşmesi için Made In Turkey algısını güçlendirecek projeleri hayata geçirmemiz gerekiyor' dedi. REKABETİN ARTIRILMASI Tekstil ve hazır giyim sektörü olarak Türkiye dışında yatırım yapmak istemediklerini belirten Kocasert, ''Bunun için de rekabetçiliğin arttırılmasını istiyoruz. Sürdürülebilir rekabetin sağlanması için gerekli alt yapının oluşturularak diğer ülkelerle rekabeti sağlayacak düzenlemeler yapılmasını istiyoruz. Biz pamukta ve dolayısıyla iplikte yaşanan fiyat artışını avantaj haline getirebiliriz. Özellikle Denizli için önemli olan dünyanın en büyük ev tekstili fuarı Heimteks Fuarı öncesi firmalarımız ortak bir fiyat stratejisi ortaya koyabilirlerse, büyük bir avantaj ve fırsat yakalarız. Kriz öncesi 2008 rakamlarını yakalayan ilk sektörlerden biri de hazır giyim ve tekstil sektörü olarak bundan gurur duyuyoruz' dedi. DİĞER KATILIMCILAR İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Hikmet Tanrıverd de, birlik ve beraberlik içerisinde çalışmalarını sürdürdüklerini kaydederek, ''Türkiye'de tekstil ve hazır giyim sektörü hala birinci sektör. İhracat içerisinde, diğer sektörlerle aramızda fark var. 24 milyar dolarlık bir ihracatımız var. Hep birlikte bu ihracatı daha yukarıya taşımalıyız. Bu konuda büyük hedefler koyduk' dedi. TİM Başkan Vekili ve Hazır Giyim Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık ise, şu andaki konjektörün tamamen kendilerine dönmüş durumda olduğunu dile getirerek, ''Avrupa'daki alıcıların Uzakdoğu'dan kaçıp Türkiye'ye gelmeleri bizim için büyük avantaj. Bunu sinerjiye çevirebilirsek, bundan sonraki 5-10 yıl içerisinde bu hepimiz adına ciddi manada bu sektörün önemini ve büyüklüğünü ortaya koyacaktır' dedi. İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı İsmail Gülle, Türkiye'deki bu olumlu tabloya herkesin sahip çıkması gerektiğini belirterek, ''Sektör üzerindeki bu negatif enerjinin kaldırılması ve sektöre desteğin bundan sonra verilmesi gerekir. Türkiye şu anda çok popüler. İnanıyorum ki aynı performansı gösterecek olsak bile, önümüzdeki yıl ihracatımız yüzde 20 daha artacak. Hammadde artışları fiyatlara yansıyacak, aynı malı daha yüksek satma imkanı yakalayacağız. Bunun üzerine bir de yüzde 15'lik artış yakaladığımız zaman 25-26 milyar dolarlık ihracatın tablosunu görebiliriz. Bu da bu sektörün hala büyük enerjisi olduğunu gösteriyor' dedi., Akdeniz Su Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu ve Akdeniz İhracatçılar Birliği (AKİB) Koordinatör Başkanı Alican Yamanyılmaz, ''et ürünlerinde kendine yetemeyen ülke konumuna gelen Türkiye'nin su ürünlerinde son 10 yılda büyük sıçrama yaptığını'' bildirdi. Yamanyılmaz, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, 3 tarafı denizlerle çevrili Türkiye'de, su ürünlerinin üretim alanının 26 milyon hektarın üzerinde olduğunu, bu üretim alanının mevcut tarım alanlarına yakın, orman alanlarından ise daha fazla bir büyüklüğü ifade ettiğini, bu imkanı ekonomiye kazandırma hedefinde olduklarını belirtti. Balıktan kurbağaya kadar her türlü su ürününü en iyi şekilde değerlendirdiklerini belirten Yamanyılmaz, 10 yıl öncesine kadar 40 milyon dolar civarındaki ihracatla Avrupa'da ilk 10'a bile girmeyen Türkiye'nin şimdi başa güreştiğini belirterek, ''Bununla yetinmiyoruz. Denizlerimizden bereket fışkırıyor'' dedi. Son 10 yılda su ürünleri ihracatının 40 milyon dolardan 400 milyon doları bulduğunu, üretimin ise 400 bin tonlardan 1 milyon tona yaklaştığını vurgulayan Yamanyılmaz, şunları söyledi: ''Bu çabalarımız sırasında tanıtımda gördüğümüz eksiklik nedeniyle kurduğumuz Su Ürünleri Tanıtım Grubu, iki yılda önemli çalışmalara imza attı. Bu yılın haziran ayından gelecek yılın haziran ayını kapsayan bir yıllık dönemde Su Ürünleri Tanıtım Grubu olarak 1 milyon lira bütçe ayırdık. Başta yurtdışı fuarları olmak üzere bu bütçeyi Türkiye'nin su ürünlerinin tanıtımı için en iyi şekilde değerlendiriyoruz.'' Yamanyılmaz, tanıtım grubunun, Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın onayı, Ege, İstanbul ve Akdeniz Canlı Hayvan Su Ürünleri ve Mamulleri İhracatçı Birlikleri'nin ortaklığında kurulduğunu, fuarların yanı sıra bastırdıkları Rusca, İngilizce ve Arapça 250 bin kitapçık, çocuklara yönelik 100 bin adet 'yap boz' türü oyuncakları başta Rusya, Ortadoğu, Fransa ve Almanya olmak üzere çeşitli ülkelere dağıttıklarını'' kaydetti. -İÇ TÜKETİM İÇİN TELEVİZYON REKLAMI- Su ürünlerini dünyaya en iyi şekilde tanıtmak istediklerini bunun için, narenciye tanıtım grubunun yaptığı çalışmaları örnek aldıklarını ifade eden Yamanyılmaz, şöyle devam etti: ''Dışarıdaki tanıtımın yanı sıra iç tüketimi de artırmak için çabalarımız var. Bunun için televizyon reklamlarına girmeye hazırlanıyoruz. Çünkü, Türkiye'de ne yazık ki balık tüketim kültürü belirli bölgelerin dışında yok. Dar gelirli kesim balığı nasıl pişireceğini bilmiyor. Balık aşırı pişirildiğinden lezzeti kaçıyor ve bu yüzden sevilmiyor. Bu çalışmalarımızla yıllık kişi başı 8 kilogram civarında olan su ürünleri tüketimini ilk etapta en az 10 kilogram seviyesine çıkarmak istiyoruz.'' Yamanyılmaz, su ürünlerinin sadece balıktan ibaret olmadığını da belirterek, ''Örneğin ahtapot son derece lezzetli olmasına rağmen tüketilmiyor. Denizlerimizden çıkardığımız ahtapotun büyük bir bölümünü ihraç ediyoruz. Yıllık 100 ton kadar ahtapot ihracatımız var'' dedi. Su ürünlerini Dubai'den Suudi Arabistan, Lübnan, Suriye, Irak, İtalya, Yunanistan ve Japonya'ya kadar dünyanın her yerine ihraç ettiklerini anlatan Yamanyılmaz, ''İtalya ve Yunanistan üretici olmasına rağmen Türkiye;den de balık alıyor'' dedi., Sahibi tarafindan yeni icad edilmiş veya yeni bulunmuş, tarım dâhil sanayinin herhangi bir alanında uygulanabilir olan ve günümüzdeki sistem ve teçhizatlardan daha avantajlı olan her ürün,sistem, üretim usulü için alınacak bir koruma belgesidir. Patentli bir buluş, sahibinin mülkiyeti haline gelir. Başkalarına lisans verilebilir, devir edilebilir, üzerinden kazanç sağlanır. Buluş sahibinin buluş konusunu, ürününü belirli bir süre üretme, kullanma, satma veya ithal etme hakkı kazanır. Patent alınmasının kişiye sağladığı yararlar dışında ülkemizin gelişmesine katkıda bulunması, teknolojik gelişmelerin sağlanması, insanların buluş yapmaya özendirilmesi gibi sonsuz katkıları vardır. Patentli bir buluş; tıpkı işle ilgili alınıp, satılabilen, kiralanıp, kiraya verilebilen diğer mallar gibi buluş sahibinin mülkiyeti haline gelir. Patentler alındıkları ülkeler için hak sahipliği doğurur. Türkiye'de alınmış bir patent, sadece Türkiye içinde sahibine hak sağlamaktadır ve patentli ürünleri başkalarının Türkiye'ye ithal etmesi durumunda, hak sahibine ithali durdurma hakkı verir. Bir ülkede verilmiş olan paten sayısının yüksekliği, o ülkenin gelişmişliğinin bir göstergesidir. Dünya geneline bakıldığında ise ülkemizin patent konusunda çok gerilerde kaldığı görülmektedir. Dünyada teknolojik çığır açan buluşların büyük bir kısmı patentle korunurken, ülkemizdeki büyük şirketlerin bile çok sınırlı sayıda patenti bulunmakta, bazılarının şu ana kadar hiçbir başvuru yapmadığını görmekteyiz. Oysa patent bilincinin yerleştiği ülkeler, patentleri lisans anlaşmalarından dahi çok büyük gelir elde etmektedirler. Ülkemizde ise sadece birkaç şirketimiz kendi bünyesinde patent bilincini oluşturmaya başlamış ve son yıllarda atağa geçmiştir. Patentler ticarileştirildiklerinde, yani sahibine maddi kazanç sağladığı, ülke için katma değer oluşturduğu takdirde değerlidirler. Bir ülkenin ekonomik kalkınmasının altında ülkenin ürettiği katma değer yattığına göre, buluşların da müşterilerce ihtiyaç duyulan, maddi getiri sağlayacak konularda yapılması önemli bir avantajdır. Bu nedenle patent sisteminin sadece buluş sahibini korumak yönü yoktur. Ülkedeki teknolojik gelişmenin de hızlandırılması amacıyla patentin bilgi işlevi de bulunmaktadır.Patent konusunda çok geri kalmış olmamızın sebebi patentin ne demek olduğunun ve ne gibi haklar sağladığının bilincinde olmamamızdır. İnsanlarımızın çoğu patentin yeni bir şey icat etmek olduğunu düşünmektedirler. Bir sistem ya da ürün üzerinde yaptıkları geliştirmelerin ve yeniliklerin patent belgesi alabilmek için yeterli olmadığını zannetmektedirler. Örneğin; bir yeni bir mekanizma kurulurken kullanılacak olan elemanların başkaları tarafından icat edildiği ve bunların kullanılmasının patent almaya engel olduğu düşüncesi ile çokça karşılaşılmaktadır. Bunun başlıca sebebi ile bilinçsizliktir. Bu düşünceden dolayı patentlenebilecek buluşlar koruma altına alınmadığı için, buluş sahibi hakkını koruyamamakta ve taklitçilik kavramı ortaya çıkmaktadır. Buluş sahibinin yapmış olduğu arge çalışmaları, buluşun kendisine ait olduğunu ispatlayamadığı ve taklitçilerle başa çıkamadığı için maddi manevi tüm emekleri boşa gitmektedir. Bir diğer sorun da Patent bilinci henüz yerleşmediği ve getirilerin boyutu tahmin edilemediği için, patent alım sürecinde ortaya çıkan maliyetlerden kaçınılması, bundan dolayı da başvuru yapılmamasıdır. Başta bu düşünce sebebiyle ülkemizde yapılan başvuru sayısı dünya geneline bakıldığında çok geri kalmaktadır. Ülkemizde patent bilincini aşılamak, KOBİleri desteklemek, yerli üreticilerimizi buluş yapmaya özendirmek için patent haricinde faydalı model ile koruma sistemi kurulmuştur. Faydalı model sisteminde; bir sistem, teçhizat ya da ürün üzerinde avantaj sağlayacak küçük geliştirmeler dahi faydalı model ile korunmaktadır. Sadece kimyasal ürünler, üretim usulleri ve bu usuller sonucunda elde edilen ürünler faydalı model korumasından yararlanamamaktadır. Maliyetler açısından bakıldığında da faydalı model daha düşük maliyetlidir, fakat daha kısıtlı koruma sağlamaktadır. Patent ise araştırmaya tabi tutularak verilen bir belge olduğu için maliyetleri faydalı modele göre daha yüksektir. Patent başvurusu sayısının maliyetlerden dolayı kısıtlı kaldığı da düşünülerek, başvuru sayısını arttırmak için KOSGEB ve TÜBİTAK tarafından buluşçulara destek verilmektedir. Maalesef ki, destek miktarları da sınırlıdır. Patentle ilgili teşvikler ve bilincin oluşturulması için yapılan çalışmalar daha da arttırılmalıdır. Devletimiz ve en etkili iletişim aracı olan medya da ülkemiz ve geleceğimiz için bu kadar önemli olan patent bilincini insanlarımıza aşılamak için çalışmalıdır. Ülkemiz, yabancı patentlere ve lisans anlaşmalarına bağlı kalarak ekonomik faaliyetlerini sürdürmeye mahkûm edilmemelidir. Yazar: Mehmet Şirin BULUT, ÿÿÿÿÿBu yıl 24üncüsü düzenlenen Tüketici Kalite Ödülleri önceki gece Haliç Kongre Merkezinde düzenlenen ödül töreninde sahiplerini buldu. Tüketici Akademisi tarafından SAM Sosyal Araştırmalar Merkezi'ne, Türkiye'de tüketiciye ürün ve hizmet sunan markaların güven değerlerini ölçümlemek amacıyla dokuz ilde yaptırılan marka araştırma raporuna göre belirlenen markalar arasında hizmet kalitesine en çok güvenilen isimler Tüketici 2011 Kalite Ödülüne layık görüldü. Adres Patent Dünyaca Ünlü Markalar Arasına Girdi! Almanyanın 7. Başbakanı Gerhard Schröderin katılımı ile gerçekleşen törende dünyaca ünlAdres Patent Kalite Ödüllü İlk Patent ve Marka Firması Oldu!ü markalarla birlikte Türkiyenin önde gelen patent ve marka tescil firmalarından biri olan Adres Patent Şirketi de 2011 Tüketici Kalite Ödülüne layık görüldü. Adres Patent, aldığı ödülle kalite ödülüne layık görülen ilk patent ve marka tescil firması oldu. Firma adına ödülü Genel Müdürü Avukat Ali Çavuşoğlu aldı. Bu Ödül Marka Tescil Sektöründe Yeni Bir Dönemi Başlattı Schröder dışında Gülben Ergen, Ferhat Göçer, Petek Dinçöz, Dilek Sabancı, Ali Sabancı gibi iş ve sanat dünyasından önemli isimlerin katılımı ile gerçekleşen ödül töreni sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Adres Patent Şirketi Genel Müdürü Avukat Ali Çavuşoğlu; Türkiyedeki milyonlarca marka hala tescil yaptırmanın gerekliliğini farkına varamamışken, patent sayımız hala dünya standartlarının çok gerisindeyken bir marka ve patent tescil firmasının Tüketici Kalite Ödülü alması sektörümüzde yeni bir dönemin başladığını ortaya koyuyor. Adres Patent olarak sadece sıcak satış odaklı stratejiler belirlemiyor, aynı zamanda toplumun marka ve patent konusunda bilinçlendirilmesini de sağlıyoruz. Gıda, turizm, otomotiv, sağlık gibi bilinirliği çok yüksek sektörlerin yayında bir patent ve marka tescil firmasının da bu ödüle layık görülmesi bilinçlendirme faaliyetlerimizin etkili olduğunu ve toplumun patent ve marka konusunu ciddiye almaya başladığını gösteriyor dedi. Kaliteli Markalar İçin Kaliteli Tescil Firmaları Şart Türkiyede kaliteli ürün sunmanın yanında kaliteli hizmet sunmanın önemi de fark edilmeye başlandı. Sektörümüz her geçen gün genişliyor ancak önemli olan kaliteli ve profesyonel hizmet verebilmek. 2011 Tüketici Kalite Ödülüne layık görülmek bu konuda doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Adres Patent olarak 10 yılı aşkın süredir 50 kişilik profesyonel kadromuzla kaliteli hizmetin nasıl olması gerektiğini sektörümüze göstermiş olmaktan çok mutluyuz diye konuştu.ÿÿÿÿÿ
Denizlimarka.com  ~   Site Info   Whois   Trace Route   RBL Check  
 


Page 139/266« Previous137138139140141Next »
  IP Index    TLD Index    Domain Index    Site Index      Copyright © 2013 dawhois.com